Plant Art, koleksiyon serilerinden ilkini dört element teması ile beğeninize sunuyor. Dört element fikri yaşamın asıl ihtişamını en net ortaya koyan “sadeleşme” üzerine yoğunlaşılan bir süreçten çıktı.
Bitkiler beni, ailemi, evimizi, yaşamımızı değiştirdiler, bizi şifa ile kavuşturdular.
İnsanoğlunun manevi, felsefi ve bilimsel yolculuğunun en önemli araçları arasında olan dört element, tarih boyunca çeşitli kültürlerde sanatın gelişiminde de en önemli ilham kaynağı oldu. İnsan, maddi âlemi birbirinden mertebeler ile ayrılan element planları formuyla algıladı. En yukarıya kendisine en uzak ve üst varlıklara en yakın olduğunu düşündüğü ateşi, en aşağı da kendisine en yakın kabul ettiği toprağı koydu.
Plant Art sizlerle tanışmaya, en az emekle en büyüleyici görsel şöleni sunan Dört Element koleksiyonu ile geldi.
Ateş
Ateş dört unsur içinde, etkin (aktif) ve eril olan iki unsurdan biri olup, diğer üç unsuru da aydınlatan ve ısıtan unsurdur. Dört unsurdan “tartılamaz olanı”dır. Kimi zaman ışık sembolüyle özdeş tutulur.
Ateş serisi birçok mitolojik unsurda girişkenlik, kararlılık, kendine güven, enerji ve tutku ile ilişkilendiriliyor.
Ateş serisi ile sizlere şimdilik kendi yaptığımız beton saksıları, etamin panoları ve amigurumi bitkileri sunuyoruz.
Su
Pasif ve dişil niteliğe sahip olan su, bulunduğu ortamın şeklini alma özelliğine sahiptir. Suyun bu niteliğine eşlik eden huzurlu enerjisi, bir çok ezoterik inanışta duygu ve sezgilerin sembolü olarak yer bulmasını sağlamıştır. Hem popüler hem de kadim bir Uzak Doğu uygulaması olan ve yaşayan ile yaşam alanı arasında bir denge kurmayı amaçlayan “feng-shui”nin Türkçe anlamı “rüzgar-su”dur.
Organik hiçbir besin içermediği halde canlıların için yaşamın temeli olan su, Plant Art’ta marimolarla canlanıyor.
Toprak
Aynı su gibi pasif ve dişil nitelikli olan toprak, dört unsurdan en yoğun, katı ve sabit olanıdır. Bize besinlerimizi sunması kadar, pek çok inanç sisteminin yaratılış bahsine insanın hammaddesi olarak geçmesiyle ve yaşam döngümüzün nihai durağı olmasıyla da önemi ortada olan toprak, genellikle maddeyi, yaratım sürecini, doğurganlığı, fiziksel bedeni, tezahür âlemini simgeler.
Toprak serimiz sizleri, direncin, yaşama bağlılığın, kanaatkârlığın, çalışkanlığın, sükûnetin vücut bulmuş halleri olan kaktüs ve sukulentlerle buluşturuyor.
Hava
Hava, aynen ateş gibi, eril ve aktif olarak kabul edilen formdur. Toprak ve suya oranla insan algısıyla en mesafeli olan hava, ışık ve ses için de en geçirgen olan formdur. Gök ile tanrısallık arasında bağlantı kurulan inanış sistemlerinde, ruhani Gök ile insani Yer arasındaki iletişimin vasıtası olarak kabul edildi.
İnsan mizacında elementlerin izini arayan antik Yunan tıbbı, havayı iyimserlik ve umuda eşledi. Ciğerleri dolduran temiz bir nefesin ufak bir baş ağrısından ciddi bir rahatsızlığa kadar her nahoş halde işe yaradığını da hepimiz biliriz.
Sizleri hava bitkileriyle buluştururken, bu kanaatkâr ve nazsız bitkilerin ev ve ofislerinizi süslerken minimum bakımla sizlere yıllarca göz zevki ve huzur vereceklerini hayal ediyorum.
